HAPİS CEZALARININ ERTELENMESİ VE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI MÜESSESELERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI
1-Hapis cezasının ertelenebilmesi için; kişinin işlediği suçtan ötürü iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilmiş olması ve bunun yanında;
a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması,
b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması, gerekir.
2 -Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilebilmesi için ;
Öncelikle; yargılama sonunda hükmolunan cezanın , 2 yıl (08.02.2008 tarihli 5728 sayılı Kanunla 1 yıldan 2 yıla çıkarılmıştır) veya daha az süreli hapis veya adli para cezası olması gerekir.
(08/02/2008 tarihinde yapılan bir değişiklikle hükmolunacak hapis cezasının süresinin 2 yıla çıkarılması sonucu olarak Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması kurumunun uygulanma alanı bir anlamda genişletilmiştir.)
Ayrıca ;
b-Mahkemece ,sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
c-Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın ,aynen iade,suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir.
İki kurum karşılaştırıldığında ;
I- Cezanın Niteliği Açısından
A-TCK 51 de kapsamına sadece hapis cezası girmekteyken,
CMK 231 kapsamına hapis cezası yanında adli para cezaları da girmektedir.
Yani Hükmün açıklanması geriye bırakılması kararının kapsamı TCK 51 e kıyasla daha geniştir.
B-1-Daha önceden kasıtlı bir suçtan ötürü mahkum olmamış olmak şartı
TCK 51 de, kasıtlı bir suçtan ötürü 3 aydan fazla hapis cezasına mahkum olmamak şartına yer verilmişken,
CMK 231 de mahkumiyet süresi ne olursa olsun kasıtlı bir suç işlememek şartına yer verilmiştir.CMK 231 bu açıdan kısıtlayıcıdır.
2-Sanığın bir daha suç işlemeyeceğine dair mahkemede kanaat uyandırması
Fakat Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına mahkemece karar verilebilmesi için yukarıda saydığım iki şartın yerine getirilmesi yeterli olmayıp bunlara ek olarak bir şartın daha yerine getirilmesi gerekir.Söz konusu şart kısaca mağdurun yahut kamunun uğradığı zararın çeşitli yollarla giderilmesi şartıdır.
Bu şart TCK md 51/2 fıkrasıyla karıştırılmamalıdır. Zira ‘’TCK51/2 fıkrası, Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir’’ diyerek bu konuda mahkemeye takdir hakkı tanımıştır.
Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması için gereken ek şart çeşitli nedenlerle örneğin bilmeyerek istemeyerek suç işleyen fakat ekonomik durumu gerçekten kötü olan sanığa ek bir külfet getirecek ve dolayısıyla aleyhine bir durum yaratacaktır.
II-DENETİM SÜRESİ AÇISINDAN
1-Hapis cezasının ertelenmesine mahkemece karar verildiği taktirde TCK 51/3 gereği bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Ayrıca bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.
Ayrıca denetim süresi içersinde mahkemece denetimli serbestlik tedbirine karar verilebilir.Yani mahkemeye bu konuda takdir hakkı verilmiştir.
Fakat Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur.
Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle ,sanığın denetimli serbestlik tedbirine mahkemece karar verilebilir.
III-ADLİ SİCİL KAYDI BAKIMINDAN
1-Hapis Cezasının Ertelenmesi
CMK 223/5 bendi çerçevesinde sanığın yüklenen suçu işlediğinin sabit olması durumunda sanık hakkında mahkemece mahkumiyet kararı verilir. Fakat TCK 51.maddesindeki şartlar oluşmuşsa mahkemece sanığa verilecek mahkumiyet kararı ertelenebilir.Erteleme hükmü uygulandığında sanık denetim süresine tabi tutulur.Sanığın 51/8 gereği denetim süresi içersinde yükümlülüklere uygun davranması,kasıtlı olarak suç işlenmemesi ve iyi halli olarak süreyi geçirmesi durumunda cezası infaz edilmiş sayılır.
Dolayısıyla hapis cezasının infazının ertelenmesi ve sanık tarafından erteleme şartlarına riayet edilmesi halinde ceza, infaz kurumu dışında infaz edilmiş sayılır ve mahkûmiyet bütün sonuçları ile varlığını korur. Kısacası, TCK m.51 ile, sanığın hükümlü olması değil sadece hükümlü olarak cezaevine girmesi önlenmektedir.
Bunun yanında ayrıca;
ADLİ SİCİL KANUNUN 4/5-b-1-2-3 bentlerinde adli sicile ,
5-b) Hapis cezasının ertelenmesi halinde;
1. Denetim süresi,
2. Denetim süresinin yükümlülüklere uygun veya iyi halli olarak geçirilmesi dolayısıyla cezanın infaz edilmiş sayıldığı hususu,
3. Ertelenen hapis cezasının infaz kurumunda çektirilmesine ilişkin karar,
kaydedilir.
2-Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması
Yukarıda ki kurum yerine şartları oluştuğu taktirde Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kurumunun işletilmesi durumunda ise benzer bir biçimde sanık yine bir denetim süresine tabi tutulur.CMK 231/10 fıkrası gereği denetim süresi içerisinde sanık kasten yeni bir suç işlemez veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranmaz ise açıklanması geriye bırakılan hüküm ortadan kaldırılır ve mahkemece davanın düşmesine karar verilir dolayısıyla sanık hiçbir yargılama geçirmemiş gibi addedilir.
Bu husus iki kurum arasında yer alan en önemli farklardan biridir.
Ayrıca hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı adli sicil kaydı dışında bunlara özgü bir sisteme sadece belirli kişi ve kurumlara(Cumhuriyet Savcısı,Mahkeme gibi) verilmek üzere kaydedilir.
İki kurum bu açıdan değerlendirildiğinde , Kişinin adli sicilinde yer alan olumsuz kayıtlar kişinin gerek toplum hayatı gerekse iş hayatı içersinde sürekli karşısına çıkacağından dolayı hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının , hapis cezasının ertelenmesine oranla sanığın daha lehine olacağı aşikardır.
İlgili yasal metinler;
HAPİS CEZASININ ERTELENMESİ
Madde 51 – (1) İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada on sekiz yaşını doldurmamış veya altmış beş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır. Ancak, erteleme kararının verilebilmesi için kişinin;
a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması,
b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması, gerekir.
(2) Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Bu durumda, koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. Koşulun yerine getirilmesi hâlinde, hâkim kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhâl salıverilir.
(3) Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.
(4) Denetim süresi içinde;
a) Bir meslek veya sanat sahibi olmayan hükümlünün, bu amaçla bir eğitim programına devam etmesine,
b) Bir meslek veya sanat sahibi hükümlünün, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
c) Onsekiz yaşından küçük olan hükümlülerin, bir meslek veya sanat edinmelerini sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkânı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmesine,
Mahkemece karar verilebilir.
(5) Mahkeme, denetim süresi içinde hükümlüye rehberlik edecek bir uzman kişiyi görevlendirebilir. Bu kişi, kötü alışkanlıklardan kurtulmasını ve sorumluluk bilinciyle iyi bir hayat sürmesini temin hususunda hükümlüye öğütte bulunur; eğitim gördüğü kurum yetkilileri veya nezdinde çalıştığı kişilerle görüşerek, istişarelerde bulunur; hükümlünün davranışları, sosyal uyumu ve sorumluluk bilincindeki gelişme hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek hâkime verir.
(6) Mahkeme, hükümlünün kişiliğini ve sosyal durumunu göz önünde bulundurarak, denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesine de karar verebilir.
(7) Hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere, hâkimin uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir.
(8) Denetim süresi yükümlülüklere uygun veya iyi hâlli olarak geçirildiği
takdirde, ceza infaz edilmiş sayılır.
5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu
Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması
Madde 231 – (5)Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza ,bir yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise ; mahkemece ,hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Hükmün açıklanması , kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder.
Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilebilmesi için ;
a-Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan ötürü mahkum olmamış bulunması
b-Mahkemece ,sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
c-Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın ,aynen iade,suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir
(7)Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde ,mahkum olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.
(8)Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının verilmesi halinde sanık,beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur.Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle ,sanığın denetimli serbestlik tedbiri olarak ;
a-Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde ,meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla ,bir eğitim programına devam etmesine,
b-Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde ,bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
c-Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına , belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine karar verilebilir.
Denetim süresi içersinde dava zamanaşımı durur.
(9)Altıncı fıkranın (c) bendinde belirtilen koşulu derhal yerine getiremediği takdirde ;sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zarar denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı verilebilir.
(10)Denetim süresi içersinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde,açıklanması geriye bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak ,davanın düşmesine karar verilir.
(11)Denetim süresi içersinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde mahkeme hükmü açıklar.Ancak mahkeme ,kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirmeyen sanığın durumunu değerlendirerek cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir.