T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/2304
K. 2004/3106
T. 1.4.2004
• KİRA GELİRİ HESABINA GÖRE ECRİMİSİL TESBİTİ ( Bilirkişi Raporunda Bulunması Gereken Nitelikler )
• BİLİRKİŞİ RAPORUNDA BULUNMASI GEREKEN HUSUSLAR ( Kira Geliri Üzerinden Ecrimisil Talebi )
• ECRİMİSİL TALEBİ ( Kira Geliri Üzerinden Ecrimisil Tesbitinde Bilirkişi İncelemesi ve Emsal Karşılaştırması )
743/m.908
4721/m.995
1086/m.275,281
ÖZET : İlke olarak kira geliri üzerinden yapılan ecrimisil hesabında, taşınmazın dava konusu dönemde mevcut haliyle serbest koşullarda getirebileceği kira parasının emsallerin de değerlendirilmesi suretiyle belirlenmesi gerekir. HUMK.nun 275 ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde hakim bilirkişinin oy ile görüşünün alınmasına karar vermelidir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; benzer nitelikteki yerlerin işgal tarihindeki kira paraları araştırılıp, emsal kira sözleşmeleri de getirtilerek yeniden oluşturulacak bilirkişiler marifetiyle inceleme yapılmak suretiyle dava konusu taşınmazın büyüklüğü, mevcut kullanım durumu ve kullanıma elverişliliği de gözetilerek işgal tarihindeki ecrimisil miktarını belirlemek ve alınacak rapor doğrultusunda karar vermek olmalıdır.
DAVA : Dava dilekçesinde 5.000.000.000 lira ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın 698.065.774 lira için kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davada, davacıların malik oldukları taşınmazın davalı tarafından istasyon ve emniyet sahası olarak kullanılmak üzere işgal edilmesi nedeniyle 2000 yılı için 5.000.000.000 TL ecrimisilin tahsili talep edilmektedir.
Mahkemece; bilirkişi raporunda dava konusu yerin m2 sinin 54.206. TL dan hesaplanması suretiyle davanın kısmen kabulüne ( 4.452.013.543 lira ) karar verilmiş ancak 3. HD. nin 23.01.2003 tarih 2003/398 E – 2003/394 K. sayılı ilamı ile ( yeniden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğinden bahisle ) bozma kararı verilmiştir.
Yeniden alınan bilirkişi raporunda taşınmazın m2 sinin aylık 48.000 TL kira getirebileceği belirtilmiş ancak mahkemece bu rapor yeterli görülmeyerek re’sen m2’sinin 8.500 TL’dan kira esasına göre ecrimisil bedeli hesaplamak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü taraf vekilleri tamyiz etmektedir.
Medeni Kanunun 908. maddesine göre ve 8.3.1950 gün ve 22/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da kabul edildiği gibi, başkasının taşınmazını haksız olarak kullanmış olan kötüniyetli kimse, o taşınmazı haksız olarak elinde tutmuş olmasından doğan zararları ve malikin elde ettiği ya da elde etmeyi ihmal eylediği semereleri tazmin ile yükümlüdür. Zira işgal zararı gelir getirebilecek bir yerin haksız işgali nedeniyle malikin o yerden olağan biçimde yararlanmaması yüzünden malvarlığındaki artışa engel olmaktır. Bu engel olmanın sağladığı malvarlığına girmeyen çoğalma en az kira en çok da tam gelir yoksunluğu olarak değişebilir. Tazminatın amacı elatma olmasaydı malikin mal varlığı ne durumda olacak idi ise o durumun sağlanmasıdır.
İlke olarak kira gelirinin hesabında ise, taşınmazın dava konusu dönemde mevcut haliyle serbest koşullarda getirebileceği kira parasının emsallerin de değerlendirilmesi suretiyle belirlenmesi gerekir.
Bilirkişi raporunda soyut bir takım belirlemelerle ecrimisil hesaplaması yapılmış Ancak, mahkemece yeni bir bilirkişi ( veya bilirkişiler ) ile yeniden keşif yapılmadan re’sen belirlenen miktar ile ecrimisile karar verilmiştir.
Oysa, HUMK. nun 275 ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde hakim bilirkişinin oy ile görüşünün alınmasına karar vermelidir.
Bilirkişi raporunu hazırlarken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. HUMK.nun 281. maddesine göre, bilirkişi raporu Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup hüküm kurmaya dayanak yapılmalıdır.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş; benzer nitelikteki yerlerin işgal tarihindeki kira paraları araştırılıp, emsal kira sözleşmeleri de getirtilerek yeniden oluşturulacak bilirkişiler marifetiyle inceleme yapılmak suretiyle dava konusu taşınmazın büyüklüğü, mevcut kullanım durumu ve kullanıma elverişliliği de gözetilerek işgal tarihindeki ecrimisil miktarını belirlemek ve alınacak rapor doğrultusunda karar vermek olmalıdır.
Yukarıda açıklanan hususlarda araştırma yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.04.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Son zamanlarda ecri misil kavramını cok duyar olduk. Bu konunun uzman biri tarafından aydınlatılması çok güzel olmuş. Teşekkürler